Arama

Kadirov mu Kafirov mu
çeçen lider Kadirov, Rusya'nın finansmanıyla hummalı bir yeniden imar çalışması yürütse de toplumun bir kesiminden 'hain' ve 'kâfir' damgası yemekten kurtulamıyor.

Henüz 35 yaşında… Dünyanın en zor coğrafyalarından Kafkasya’nın Rusya Federasyonu’na bağlı çeçenistan özerk Cumhuriyeti’nde, 2007’den bu yana iki dönemdir başkan. Bağımsızlık yarlısı çeçenlerin ‘hain’ dediği eski Rus yanlısı ‘başkan’ Ahmet Kadirov’un oğlu. Babasıyla birlikte birinci savaş Ruslara karşı savaşmıştı. Şimdi Rusya adına direnişçilere karşı savaşıyor. 2004’te Vladimir Putin’in elinden Rusya Kahramanı Madalyası aldı. Bu yüzden muhalifler onu Kafirov diye anıyor. O da direnişçilerden ‘şeytan’, ‘anasız-babasız’ ve ‘terörist’ diye söz ediyor. 

ünlülere karşı bonkör
7 çocuğu var. Ancak söylentilere göre 3 eşten 11 çocuğa sahip. Yaşamını İslam’a göre tanzim etmek istiyor. Kendisini “Müridim, generalim, yarı sivilim. Ama insanım” diye tarif ediyor. Her yere Sultanahmet, Kocatepe gibi ünlü camilerin benzerlerini yaptırıyor. Kadiri şeyhi Kunta Hacı’nın müridi. Mensubu olduğu Benoylar ise önemli klanlardan. Etrafında pek çok akrabası çalışıyor. Kuzeni ve yardımcısı Emruddin Edilgiriyev Konya İlahiyat Fakültesi mezunu. Türkiye’yi seviyor. Kafkasya’da direnişin efsane isimlerinden Şeyh Mansur’un mezarının Adana’da bulunması da Kadirov için çok önemli bir argüman.
En önemli hobisi futbol. Hatta 250 milyon dolara mal olan 30 bin kişilik Ahmet Hacı Kadirov Stadı’nın 2011’deki açılış maçında Kadirov’un Kafkas Karması, Maradona ve Figo’nun forma giydiği Yıldızlar Karması’yla karşılaştı. Kadirov’un takımı 5-2 yendi. İddialara göre Kadirov bu maç için bazı futbolculara 1 milyon dolar ödedi. ama ne gam. Neticede Maradona Grozni’ye geldi. Toto Cutugno, Albano gibi şarkıcıların da ziyaret ettiği Grozni, son olarak Hillary Swank, Jean Claude Van Damme ve Vanessa Mae’yi ağırladı. Swank sonradan çark etse de 1 milyon dolardan fazla para aldığı ortaya çıktı. Kadirov’un son üçlüyü Grozni’ye getirmek için harcadığı 5 milyon dolardan fazla paranın yarısını ise batık Türk şirketi Bora’dan ödendi. 

Gerçekler ve Kadirov
Peki sokaklar Kadirov’un çeçenistan’a dair hayallerinin ne kadarını paylaşıyor? Açıkçası Kadirov ne diyorsa sokaklar tersini söylüyor. Başkan “Huzur var” diyor ama her yer makineli tüfekli polis kaynıyor. “Kadınlar başını örtmeli” diyor ama sanki inat edermiş gibi kadınlar başlarını ya örtmüyor ya mendil kadar yemenilerle idare ediyor. Kadirov “Spora çok önem veriyoruz” diyor; ülkenin Rusya 1. Ligi’ndeki takımı Terek 11. sırada tutunmaya çalışıyor. Başkan “Müridim” diyecek kadar İslam’a bağlı olduğunu söylüyorama Hollywood’dan Hillary Swank’ı getirtiyor. At yarışlarında atları koşuyor, yılbaşı üzeri tüm ülke Noel Baba ve ışıltılı çam ağaçlarından geçilmiyor. Liderine herkes övgüler düzüyor ama teypler kapalıyken ve isimler yazılmıyorken baskı ve cebir iddiaları ayyuka çıkıyor. 

Bağımsızlık hayal mi?
Kadirov, Moskova’ya sadakati nedeniyle bağımsızlık yanlısı çeçenler tarafından ‘hain’ ve ‘kâfir’ olarak niteleniyor. Hatta internet sitelerinde kendisinden ‘Kâfirov’ diye söz ediliyor. Ancak Kadirov, bu konuda net: “Artık savaş istemiyoruz. çocuklarımız bilim adamı olsun, sporcu olsun istiyoruz. Artık tek savaş alanımız futbol sahası ve ringler.” Ancak burada Kadirov, burada şerh koymayı da ihmal etmiyor: “Rusya Federasyonu ve İslam dünyasında yerimizi aldık. İslam’a karşı bir hareket olsa ilk ben karşı çıkarım. Dilimize, dinimize, milletimize dokunulmadığı sürece kimseyle sorun istemiyoruz.” 

Eski direnişçiler yanında
Sokaktaki çeçen’in tavrı ise genel olarak “1990’lardaki bağımsızlıksa kalsın” şeklinde. İsmail adlı genç, “Siz de o günleri ve yıkımı yaşasaydınız öyle bir bağımsızlığı istemezdiniz” diye konuşuyor. İsmail, ülkenin bir din devletine dönüşme riskini ise şöyle değerlendiriyor: “Dubai gibi bir şeriat gelirse tabii ki razı olurum. Ama daha koyusu buraya uymaz.” Bu arada ülkenin bayrağındaki yeşil İslam’ı, kırmızı kanı, beyaz barışı temsil ediyor.
Kadirov, direnişileri her ne kadar ‘Şeytan’ olarak tanımlasa da bugüne kadar 7 bin kişiyi affedip bir kısmını da polis teşkilatına yerleştirmiş. Hatta bir dönem Kurçaloy Emiri olarak tanınan direnişçi lideri Magomed Davudov’u da bugün yardımcılarından biri yapmış. Kadirov, bu nedenle her fırsatta teslim ve af çağrısını yineliyor. Ancak bu durum dağlık ve kırsal kesimde ‘Vahhabi’ diye etiketlenen militanların etkinliğini önleyemiyor. 

‘Silahı olan konuşur’
Direnişçi gruplar da yabancı ülkelerden sağladıkları desteği kaybetmemek için saldırılar düzenleyerek ülkede hâlâ savaş hali olduğunu ispatlamaya çalışıyor. Netice itibariyle Ramzan Kadirov’un 2016’ya kadar sürmesi beklenen ikinci başkanlık dönemi olası bir suikast veya savaşla kesilmezse çeçenistan’ı en azından ekonomik refah seviyesindeki bir yükselme bekliyor. Peki ya demokrasi? çeçenistan’da kimse demokrasiyi konuşmuyor. Almanya’da üniversite eğitimi alan ancak adını vermeyen bir çeçen genci düzenin “Silahı olan kuralı koyar” biçiminde olduğunu söylüyor ve “Benim silahım yok. Söz hakkım da” diyerek demokrasi çıtasını çekiyor. Buna rağmen savaşsız bir çeçenistan şimdilik demokrasi hayalinin ötesine geçiyor. Tezgâhtar olarak çalışan Esila adlı kadın “Şimdi kimse birbirini öldürmüyor. Bu en iyisi” diyerek çeçenistan’ın durumunu özetliyor.

Kadınlara tesettür baskısı
Ramzan Kadirov, bir Müslüman olarak kadınların kapanmasını tavsiye ediyor. Rusya Federasyonu’nun yapısı ve kanunlar gereği kimseyi buna zorlayamayacağını ifade eden Kadirov, bu nedenle “Maalesef mini etekli ve başı açık çeçen kadınları var” diyerek tavrını ortaya koyuyor. Grozni sokaklarında örtünen çeçen kadınları bile mendil boyutundaki başörtüleriyle durumu idare ediyor. çeçenistan’da kadınlara söylemde büyük saygı gösteriliyor. Ancak gerçekte saygı gösteren hep kadınlar oluyor. çeçen erkekleri övünerek “Bir kadın otomobil bile kullansa geçen erkeğe yol verir” diyerek kadının statüsünü belirlemiş oluyor. öte yandan iş hayatında özellikle işportacılık, tezgâhtarlık gibi vasıfsız işlerde kadınlar çalışıyor. çoğunlukla eşleri ölmüş ya da aileleri savaşta yok olmuş bu kadınların ekonomiye katkıları erkek egemen toplum yapısı nedeniyle sosyal özgürlüğü getirmiyor.

Ekonomi büyüyor
Ramzan Kadirov’un savaşta yüzde 85’i tahrip olmuş, 300 bin kurban vermiş çeçenya’yı ayağa kaldırmak için verdiği mücadele dikkat çekiyor. 2008’de yüzde 62.3 olan işsizlik 2010’da yüzde 41.4’e düşmüş. 2011’de hedef bu rakamı yüzde 15’e çekmekti. Ayrıca Moskova’nın çeçenistan’dan çıkartılan petrol gelirinin yüzde 30’unu bırakması da ülkenin imarı için önemli bir kaynak. çeçenistan’daki işsizlik biraz da geleneksel kültürden kaynaklanıyor. Erkeklerin çoğu hizmet sektöründe çalışmayı istemiyor. İnşaat işçiliği gibi işleri de çeçen erkekleri kendilerine yakıştıramıyor. Bu yüzden yabancı işçi sayısı on binleri buluyor.
Görece refah ev fiyatlarında da kendisini gösteriyor. Grozni’nin merkezinde evlerin metrekaresi 1000 dolara çıkıyor. Dış semtlerde fiyat 500 dolara kadar iniyor. Kiralar ise 300-150 dolar arasında. Asgari ücretse 300 dolar. Polis ve öğretmen maaşları 500 dolar civarında. En önemli finansal sorun bankacılık. Banka havalelerinden yüzde 17 komisyon alınıyor. Karaborsa havale imkânı da mevcut.

Grozni’deki ilk Türk izi!
Grozni Havalimanı’nın bekleme salonunda Türk-çeçen ilişkilerinin ilk emaresi erkekler tuvaletinde A-4 boyutundaki kâğıtla beliriyor. Kâğıtta Türkçe olarak “Sigara İçmek Yasaktır. Cezası 1500 Rubley” yazıyor. Yani 50 dolar. çeçenistan’da Türk inşaat sektörü dışında tekstil de önemli yer tutuyor. Tekbir Giyim, Colin’s, Venice Kids, Pierre Cardin çeçenya’ya girmiş markalar arasında.

Direnişçilere veryansın
Kadirov, Türkiye’deki çeçen cinayetlerinde parmağının olmadığını savunuyor. Cinayetleri ‘paraya dayalı iç hesaplaşma’ olarak gören Kadirov, ‘terörist’, ‘anasız babasız’, ‘dinsiz’ ve ‘şeytan’ diye nitelediği bağımsızlık yanlısı grupların hem Türkiye hem çeçenistan için ‘Bela’ olduğunu savunuyor.

_______________________________

Enis Tayman, Radikal, 02.01.2011














Sizde yorumunuzu eklemek için tıklayın.
Yorumlar
Tüm yorumları görüntülemek için tıklayın.
Aytek Erer - Manyas
30 / 01
Muhalliflerine yapılan katliamlar tesadüf olamaz, bu yönden Kafirov olarak görüyorum,ancak Türkiye diasporasında yaşayan Cecen kökenlilerin duyarsız kalıp eleştiri yapmaması düşündürücüdür.