“Kavkaz Uzel”de yer alan habere göre, 26 Ağustos’ta çeçenya lideri Ramzan Kadirov, İnguşetya ile idarî sınırları belirleme meselesini federal seviyede ele almaya niyetlenmiş; İnguşetya lideri Yunus-Bek Yevkurov da bölgeler arasındaki sınırların belirlenmesi gerektiğine ilişkin tezi kabul etmişti.

Bu mesele, 27 Ağustos’ta Grozni’de özel bir çalışma grubunun toplantısında tartışıldı. Gruba, çeçenya Parlamento Sözcüsü Dukuvakha Abdurakhmanov başkanlık etti.

Abdurakhmanov, komisyon çalışmalarının, her iki bölgenin ihtiyar heyetleriyle sıkı istişare halinde yürütüleceğini bildirdi. “çeçenistan ve İnguşetya arasındaki idarî sınırı belirlemede ana kriterler, ancak doğruluk temeline dayanan ve tarihsel gerçekliği yansıtan arşiv belgeleri olabilir" diyen parlamento sözcüsünün beyanatı, çeçenya hükümetinin internet sitesinde yayınlandı.

Dukuvakha Abdurakhmanov’a göre, komisyon kadrosuna bütün bakanlık, müdürlük ve toplumsal ve bilimsel kurumların yanı sıra, belediyelerden temsilciler de dahil olacak.

çeçenya Parlamentosu’nun internet sitesinde verilen bilgilere göre, ileride, komisyon çalışmaları çift taraflı bir yapı kazanacak; kadroya her iki bölgeden de temsilciler katılacak.

çeçenya Hükümeti Arşiv Yönetimi Başkanı Magomed Muzayev’e göre, komisyonun aslî görevi, birleşmeden önce iki cumhuriyet arasındaki idarî sınırların ne durumda olduğunu açığa çıkarmak ve belgelerle ispat etmektir.

Uzmanlar, Kadirov’un girişimlerinden endişe ediyor

Güney Federal üniversitesi Bölgesel Araştırmalar Merkezi Müdürü Viktor çernous, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu: “çeçenya ile İnguşetya arasındaki idarî sınırları belirleme sebebiyle çıkan polemik, siyasî durumu şiddetlendirebilir; fakat iki cumhuriyetin liderleri Ramzan Kadirov ve Yunus-Bek Yevkurov, bilgili siyasetçiler olarak, problemlerden sakınmaya çalışmalılar”.

RİA Haber’den bildirildiği üzere, çernous’a göre, iki bölge arasındaki sınırların belirlenmesi, diğer bölgelere emsal teşkil edebilir.

“MAŞR” İnguş İnsan Hakları örgütü Başkanı Magomed Mutsolgov’a göre, çeçenya ile İnguşetya sınırlarına ilişkin kamusal alanda süren tartışmalar, her iki cumhuriyete de zarar verecektir.

Mutsolgov, “Kavkaz Uzel”deki bloğunda şu noktaya değiniyor: “çeçenya ile İnguşetya arasındaki sınır meselesinde pek çok şey, maalesef, iki bölgenin liderlerine bağlıdır. Ancak, Kadirov ve Yevkurov daha dünyaya gelmemişken de, çeçenler ve İnguşlar yaşıyor ve sınırlarını biliyorlardı. Kadirov ile Yevkurov arasında şahsî bir kırgınlık varsa, bunu erkekçe, Müslümanca, insanca halletmeliler. Bu meseleye daha fazla insan çekmemeli ve suçu memurların üstüne atmamalılar.

Bu arada, Gazeta.ru’da bildirildiği üzere, 2002 yılında Vladimir Putin iki cumhuriyetin idarî sınırları “kendi kendilerine, bir şekilde belirlemeleri gerektiğini” duyurmuştu.

Şunu da belirtmek lazım ki, cumhuriyetler arasındaki sınır meselesi, İnguşetya ve çeçenya liderleri arasında farklı şiddetteki atışmalara yol açan ikinci konu oldu. Bilindiği gibi, 4 Ağustos’ta Ramzan Kadirov, İnguş yetkililerin terörizmle aktif olarak mücadele etmediklerini söyleyerek Yunus-Bek Yevkurov’u tenkit etmişti. Tenkidin sebebi, Yevkurov’un, çeçen direnişçilerin İnguşetya’da Galaşki köyündeki özel operasyonla alakalarının olmadığına ilişkin sözleriydi. 6 Ağustos’ta Ramazan ayının gelmesi nedeniyle Yevkurov, çeçenya liderinin eleştirisi hakkında yorum yapmaktan kaçındı.